Alanya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Eray Erdem’in son uyarıları, bölgemizin ekonomik geleceği açısından büyük bir ciddiyetle ele alınması gereken konuları gündeme getirdi. Başkan Erdem’in "Alanya önümüzdeki yıl çok kötü olacak. Herkes planlı programlı gitsin. İş insanlarını uyarıyorum. Benim görevim uyarmak. Alanya çok zarar görecek. Tedbirleri alın. Gidişat hiç iyi değil," sözleri iş dünyası için adeta bir alarm zili niteliğinde.
Bu uyarıları dikkate alarak, önümüzdeki yılın getirebileceği zorluklara karşı hazırlıklı olmalıyız. Ekonomik veriler ve gelecekteki olası senaryolar üzerinde duran Erdem, özellikle turizm sektöründe beklenen olumsuzluklara dikkat çekti. Turizm, Alanya ekonomisinin bel kemiği. Ancak yüksek enflasyon, artan maliyetler ve küresel ekonomik dalgalanmalar, bu sektördeki kırılganlığı artırıyor. Bu nedenle, iş insanlarının planlarını yeniden gözden geçirmesi gerektiği aşikâr.
Planlı ve Programlı Olmak Şart
Başkan Erdem’in "Önümüzdeki yılın zorluklarını şimdiden öngörüp gerekli önlemleri almalıyız," sözleri, hepimize ciddi bir uyarı niteliğinde. Özellikle turizmde, anlık ve günlük manevralarla değil, uzun vadeli ve sürdürülebilir stratejilerle ilerlememiz gerekiyor. İşletmelerin, mevcut pahalılık ve enflasyonist ortamda daha kontrollü, planlı ve programlı bir şekilde hareket etmeleri, olası riskleri minimize edecek adımları atmaları elzemdir.
Birlikte Hareket Etmek Zorundayız
Erdem’in konuşmasında belirttiği gibi, Alanya’nın kaybedecek bir saniyesi yok. Güzelbağ Sanayi Sitesi örneğinde olduğu gibi, sorunlarımızı hızlı ve etkin bir şekilde çözmek için yerel yönetimlerle iş birliği yapmalıyız. İş dünyasının, belediye ve diğer yerel otoritelerle daha fazla iletişim ve iş birliği içinde olması, sorunların çözümünü hızlandıracaktır.
Alanya’nın Turizm Vizyonu
Alanya’nın cazibesini kaybettiği gerçeğiyle yüzleşmek zorundayız. Eray Erdem’in "Alanya şimdi o durumda. Şehirde bize davet çıkaran görüntü yok," sözleri, turizm potansiyelimizin yeniden değerlendirilmesi gerektiğini gösteriyor. Şehrimizin turizmde hak ettiği yere gelmesi için acil eylem planları geliştirmeliyiz. Bu çabalar, sadece turizm sektörüyle sınırlı kalmamalı; Alanya’nın genel yaşam kalitesini ve cazibesini artıracak projeleri de içermelidir.
Elimizdeki Pırlanta: Alanya
Elimizde pırlanta gibi bir şehir var, ancak bu pırlantayı parlatmak bizim elimizde. Şehrimizin eksiklerini tespit edip, hep birlikte çözüm odaklı çalışmak zorundayız. İş insanları olarak, sadece kendi işletmelerimizin değil, şehrimizin genel refahı için de sorumluluk taşıyoruz.
Sonuç olarak, Başkan Erdem’in uyarıları, Alanya’nın geleceği için bir yol haritası niteliğinde. Bu uyarıları dikkate alarak, iş dünyası olarak daha bilinçli, planlı ve iş birliği içinde hareket etmeliyiz. Ancak bu şekilde Alanya’nın karşılaşacağı zorlukların üstesinden gelebilir ve şehrimizi hak ettiği yere getirebiliriz.