Alanya, yıllardır turizm ile büyüyen, doğal güzellikleri ve tarihi dokusuyla bilinen bir cennet. Ancak son yıllarda artan otel ve tatil köyü yatırımları, ilçemizin doğal yapısını tehdit etmeye başladı. Yeni projeler, Alanya’nın kalabalıklaşmasına ve trafik yoğunluğunun artmasına neden olurken, bölgenin estetik yapısını ve yeşil alanlarını daraltıyor. Artan betonlaşma ile birlikte, Alanya’nın benzersiz doğası ve huzurlu atmosferi kaybolma tehlikesiyle karşı karşıya.
Son olarak, Numan Gümrükçüler ve oğulları Mustafa ile Hüseyin Gümrükçüler tarafından Türkler Mahallesi’nde yapılacak olan 453 milyon TL yatırım bedelli 4 yıldızlı otel, bölgedeki otel sayısını daha da artırmayı hedefliyor. Bu projeyle birlikte bölgenin turizm potansiyelinin güçleneceği iddia edilse de, gerçekte Alanya’nın artan nüfusu ve daralan yaşam alanları göz önünde bulundurulduğunda, yerel halkın yaşadığı sıkıntılar daha da büyüyecek gibi görünüyor.
Her yeni otel, bölgeye turist çekerken, bir o kadar da trafik, konut kiraları ve altyapı sorunları gibi olumsuz etkiler yaratıyor. Alanya, bu kadar fazla tesisin inşa edilmesiyle, sadece turistler için cazip hale gelirken, burada yaşayan bizler için yaşam kalitesi giderek azalıyor. Yatırımlar istihdam yaratacak, evet, ancak bu istihdamla birlikte gelen fiyat artışları, eğitimdeki yoğunluk, ulaşım sorunları ve altyapı eksiklikleri Alanya halkının sırtına büyük bir yük bindirecek.
Tüm bu yatırımların yanında, çevreye duyarlı projeler geliştirilmesi ve Alanya’nın doğal yapısının korunması gerektiği gerçeği görmezden gelinmemelidir. Alanya’nın geleceği, sadece beton duvarlarla değil, doğa ile uyumlu yatırımlarla şekillendirilmelidir. Alanya’nın bu kadar hızla betonlaşmasının, hem yerel halk hem de turistler için ne gibi olumsuz sonuçlar doğurabileceğini çok daha net görmeliyiz.
Alanya’nın doğal dokusunu kaybetmeden büyümesi için, daha sürdürülebilir ve çevre dostu projelere ihtiyaç duyuluyor. Yerel halkın yaşam kalitesini koruyarak, turizmdeki büyümeyi sağlamak mümkün. Ancak, bu hızla artan tesisleşme süreci ve betonlaşma, hem doğayı hem de bizleri zorluyor. Alanya’nın geleceği, sadece inşa edilen yeni otellerle değil, doğru bir planlama ve dikkatli yatırımlarla şekillenmelidir. Bu konuda adımlar atılmadan, Alanya’nın betonlaşması, hem çevresel hem de toplumsal açıdan telafisi zor sorunlara yol açacaktır.
