İlk derece mahkemesi, sanığın beraatine karar vermişti. Ancak, Bölge Adliye Mahkemesi, sanığın “kişisel verilerin hukuka aykırı şekilde ele geçirilmesi ve yayılması” suçundan 1 yıl 8 ay hapis cezası almasına hükmetti. Sanık, fotoğrafın arkadaşının rızasıyla çekildiğini savunarak temyize başvursa da, Yargıtay 12. Ceza Dairesi temyiz başvurusunu reddederek verilen hapis cezasının onanmasına karar verdi.
Bu karar, sosyal medya platformlarında özel hayatın korunması hususunda önemli bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor. Hukuk uzmanları, izinsiz fotoğraf paylaşımının kişisel verilerin ihlali niteliği taşıdığını ve benzer olayların önüne geçilmesi için bu tür kararların emsal teşkil ettiğini belirtiyor. Ayrıca, sosyal medya kullanıcılarının kişisel mahremiyete saygı göstermeleri gerektiği vurgulanırken, yargı sürecinin ilerleyen dönemlerde diğer benzer davalara ışık tutması bekleniyor.
Kararın, sosyal medyada bireylerin özel hayatına müdahale eden davranışlara karşı caydırıcı bir etkisi olacağı ve dijital ortamda kişisel verilerin korunmasının öneminin altını çizdiği ifade ediliyor. Bu emsal kararın, gelecekte benzer durumlarda yargı mercileri tarafından dikkate alınması öngörülüyor.