Demirtaş, paylaşımında şu ifadelere yer verdi:
“Antalya’da 7 büyüklüğünde #deprem olabilir” açıklamasının hiçbir bilimsel geçerliliği yoktur.
• Antalya bir kent ismidir, fay değildir.
• Antalya çevresinde hangi FAY 7 büyüklüğünde deprem üretir?
• Ne zaman üretir?
• Yanıt var mı, YOK.”
Demirtaş, açıklamasında, deprem tahminlerinin bilimsel verilere dayanması gerektiğini ve kamuoyunun bu tür asılsız iddialarla gereksiz yere endişeye sürüklenmemesi gerektiğini vurguladı.
Uzmanlar, bölgedeki fay hatlarının düzenli olarak izlenmesi gerektiğini belirtirken, vatandaşların yalnızca yetkili kurum ve uzmanların açıklamalarına itibar etmeleri konusunda uyarılarda bulunuyor.
Antalya Körfezi’nde yaşanan 4.8 büyüklüğündeki deprem, bölgenin sismik boşluk potansiyelini yeniden gündeme taşıdı. Dr. Ramazan Demirtaş, “Antalya Körfezi yüksek deprem riski taşıyor” diyerek risk yönetimine geçişin önemine dikkat çekti.
ABC POLİTİK HABER MERKEZİ
Paleosismolog Dr. Ramazan Demirtaş, Antalya Körfezi’nde yaşanan son depremi ve bölgenin sismik hareketliliğini değerlendirdi. Demirtaş, depremin büyüklüğü ve bölgedeki sismik boşlukla ilgili önemli bilgiler verdi.
ANTALYA’DA 4.8 BÜYÜKLÜĞÜNDE DEPREM
29 Kasım 2024’te, saat 22.13’te Antalya Körfezi’nde 4.8 büyüklüğünde, 34.79 km derinliğinde bir deprem meydana geldi. Kandilli Rasathanesi (KOERI), bu depremin büyüklüğünü 5.2, derinliğini ise 9.8 km olarak açıkladı. Avrupa-Akdeniz Sismoloji Merkezi (EMSC), depremin büyüklüğünü 4.8, derinliğini 30 km olarak raporladı.
“ANTALYA KÖRFEZİ SİSMİK BOŞLUĞU DİKKAT ÇEKİYOR”
Dr. Demirtaş, Ege-Kıbrıs Yayı’nın Antalya havzası bölümünde gerçekleşen bu depremin, 1996 yılında kendisinin ve Yılmaz’ın “Antalya Körfezi sismik boşluğu” olarak tanımladığı alan içinde meydana geldiğini vurguladı. Bölgede son 5 yıldır hazırlık evresi depremlerinin sayısı ve büyüklüğü giderek artıyor.
ÖNCEKİ DEPREMLER BÜYÜKLÜKLERİYLE KORKUTMUŞTU
Antalya Havzası içinde daha önce 5 Aralık 2022’de 5.2, 5 Ocak 2022’de 5.1 ve 11 Ocak 2022’de 6.5 büyüklüğünde depremler olmuştu. Dr. Demirtaş, bu depremlerin Antalya Körfezi’nin yüksek deprem üretme potansiyeline işaret ettiğini söyledi.
“DEPREMİN ZAMANINI ÖNGÖRMEK MÜMKÜN DEĞİL”
Dr. Demirtaş, bölgedeki sismik boşluğun deprem üretme potansiyelinin yüksek olduğunu belirtti. Ancak, depremin oluşum zamanını yıl, ay, gün ve saat olarak öngörebilecek bir formülün olmadığını da hatırlattı.
“KRİZ YÖNETİMİNDEN RİSK YÖNETİMİNE GEÇİLMELİ”
Son olarak, Dr. Demirtaş, can ve mal kaybını en aza indirmek için Türkiye’nin Afet Yönetim sisteminin kriz yönetiminden risk yönetimine geçmesi gerektiğini vurguladı. Bu yaklaşımın, olası büyük depremler öncesinde gerekli önlemlerin alınmasında kritik önem taşıdığını ifade etti.
