Keçi Boynuzlarındaki Mumlarla Gelen Zafer
Efsaneye göre Selçuklu Sultanı Alaeddin Keykubat, Alanya Kalesi’ni uzun süre kuşatmasına rağmen bir türlü ele geçirememiştir. Kale surlarının dayanıklılığı ve savunmadaki direniş, kuşatmayı uzatmış, birçok kayba sebep olmuştur. Ancak Alaeddin Keykubat, zekice bir plan yaparak bu durumu kendi lehine çevirmiştir. Bir gece, ordusundaki 15 bin keçinin boynuzlarına birer mum bağlatarak kaleye doğru ilerlemiştir.
Kalenin komutanı, dağlar ve tepelerden gelen ışıkları görünce kalabalık bir Selçuklu ordusunun saldırıya geçtiğini düşünerek teslim olmayı kabul etmiştir. Bu kurnaz plan, kan dökülmeden zafer kazanılmasını sağlamıştır. Bu olayın ardından kale uzun bir süre “Keçi Kalesi” olarak anılmıştır.
Tarih ve Efsanenin Buluşma Noktası
Alanya Kalesi’nin bu hikâyesi, Alaeddin Keykubat’ın sadece bir askerî lider olmadığını, aynı zamanda akıl ve stratejiyi birleştirerek büyük zaferlere imza attığını göstermektedir. Tarihçiler bu hikâyeyi, dönemin savaş taktikleri açısından da ilginç bir örnek olarak değerlendirmektedir.
Alanya Kalesi’nin Tarihteki Önemi
Bugün hâlâ görkemini koruyan Alanya Kalesi, sadece bir savunma yapısı değil, aynı zamanda bu tür efsanelerle zenginleşen kültürel bir mirastır. Turistler, kaleye yaptıkları ziyaretlerde bu hikâyeyi dinleyerek tarihin büyülü atmosferinde bir yolculuğa çıkıyor.
Bu efsane, Selçuklu Sultanı Alaeddin Keykubat’ın cesareti ve dehasının bir nişanesi olarak Alanya tarihindeki yerini korumaya devam ediyor.